7 Aralık 2012 Cuma

karbonat mucizesi :)

coştum mu ne :)
valla coştum..
napiim özlemişim..
kısada olsa yazayım bişiler..

doğumdan sonra anne-bebek bloglarını hatmederken bi blogta lohusalık teri ile ilgili bir bilgi buldum.. lohusalar bilir ancak bu ter olayını..
bilmeyenlere de şöle anlatiiimm süper terliyo insan birden bire sırılsıklam oluveriyosunuz..

neyse konumuza dönelim..
efenim bloggerımız lohusa terine değil ama terin kokusuna çare olarak "temiz koltuk altına karbonat sürmek"ten bahsetmiş..
ben de okuyuncaya kadar terimin kokma ihtimaline fazla kafa yormadığımı fark ettim :)

koskoca çocuk doğurmuşum bi de onu mu düşüncem diye kendimi motive ederken baktım ben bi huylandım..
ya koktuysam da canımın derdinden farkedemediysem diye..
hemmmen denedim ve şahsen memnun kaldım..
hoşş ben zaten ter kokmam daaaaa yaaaaniiiii kokacak olsaydım daaa karbonat engel olurdu o bakımdan memnuniyetim :)

yine bi neyyysee
:)
dedim ben bunu yazayım..
google'da görünme olasılığı artsın insanlar faydalansın ve kimse ter kokmasın..
:)
iyilik meleğiyim bilyorum bilyorum..


daha da faydalı olmak adına söylemeden geçemiciiiimm..
bi de yine ev temizliğinde de kullanıldığını duydum..
küveti yıkadıktan sonra karbonatla ovunca çook ferah oluyormuş..
duş kabinleri de ööle.. terrrtemiz oluyomuş..

bişiler daha vardı temizlikle ilgili ama onları unuttum
:)

bi de bi deeee
diğer bi kullanım alanı da bebeklerin aftları.. yani ağızlarında çıkan pamukçukları..
bayramda bizim kuzu da ağzında pamukçuk tarlası oluşturunca dr tavsiyesi ile temiz mermer şahı bezleri ile karbonatlı suyla sildik.. yaralardan kurtulduk..


az daha düşüneyimmm..
başkaaa..
mmmmmmm..
yok başka..
yetmez mi.. daha ne olsun..
:)

herkese mutluluklarrr..

(not: burda o blogun ismini vermek isterdim ama malesef aklımda değil..
şimdi bi iki google yaptım ama bulamadım..)

6 Aralık 2012 Perşembe

sirke mucizesi :)

:) ne alakasız bi konu :)
anne-bebek mevzularından sonra garip ama kısacık da olsa yazayım..

şimdi efenimm
ben acemi anne modunda gözü sadece bebeğini görür başka iş göremez halde gezerkeneee
bi gün
kayınvalidem bize gelmişti
sirke sürdüm geri kaçtıı deeerrrrmişim :D bööö kötü espri bilyorum
neyse ciddi olalım
benim arzum çay mak. dibindeki kireç sülalesini gördü
ve bana sirkenin süpppperrrr bir kireç sökücü olduğunu söyledi

ben de "aaaa inanmaaaaam" dedim
uygulattım
hem inandım
hem de kireçlerden arındım
:)

bizim ocağın içinden tutun, musluğun kenarına, çaydanlıklardan tutun heryere heryere kadar kullandı
veee sonuç gayet başarılı idi

aman yanlış anlaşılmasın
heryer kirli değildi
sadece kayınvalidem moda girdi
ben de çıkarmadım :)

bi de ev temizliğinde de kullanıldığını duymuştum ben teeee evlenmeden önce..
aklıma estiğinde de temizlik suyuna 3-5 damla eklerim
evde hijyen sağladığına da inanırım cidden..

neyse hepsi bu..
sizlerde başka kullanım alanlarına dair öneri var mı acep..

varsa beni de bilgilendirin lütfen..

hoşcakalın..
:)

5 Aralık 2012 Çarşamba

GEÇEN SENE BUGÜN..


Öncelikle slm dünya.. Slm blog alemi..
Yaşıyorum hayattayım ve gaaaayet anneyim artık ben J
  
Uzun zamandır birşeyler paylaşmak istiyorum blogta ama ya vakit bulamıyorum ya da ayık kalamıyorum J
Bu postu
bi başlangıç yapma isteğimin yanında
en çok da oğlumun hatırına
ve
özellikle bugün yazıyorum..
Çünkü bugün oğlumdan ilk kez haberdar oluşumun sene-i devriyesi J

  “Zaman ne kadar hızlı geçiyor.. daha dün şukadarcıktın….” 
şeklinde bildiiiniz anne hayıflanmaları için çok erken biliyorum ama napiiiim dayanamıyorum..

Dayanamıyorum çünkü bu bir yılda yaşadıklarıma hala inanamıyorum..
Ne zaman bitti hamilelik.. Nasıl gittim doğuma.. Nasıl kucağıma aldım.. Ne çabuk 4 aylık oldu.. J
Öyle değişik bir tecrübe ve duygu ki..
Anlatmak imkansız..

“Ahhhhhhhhhhhhhhh!” diye iç geçirerek  70’lik dedeler gibi başımı da salladım şimdi..
Tüm yıl bir film şeridi gibi geçti gözümün önünden..
Yetmedi, yazı yazmayı bıraktım hamilelik postlarımı ve doğum hikayelerimizi tekrar tekrar okudum J

İyiki’lerim keşke’lerim geldi aklıma..
Bi daha yaşadım herşeyi.. Bi daha heyecanlandım.. Bi daha mutlu oldum..
Meğer gerçekten de zmn çok hızlı akıp gidiyormuş..

Güzel bi gülümseme oldu şimdi de yüzümde J
Ne güzelmiş anne olmak.. Ne zormuş.. Ne sinir bi şeymiş.. Ne hoş bi duyguymuş.. Ne yorucuymuş..
Ne bitmek bilmezmiş……

Hımmmmmmmhhhh…
Canım oğlum.. Seni çooookkk seviyorum.. İyi ki varsın.. İyi ki benim oğlumsun..

Hani geçen sene bugün senden ilk kez haberdar olduğum an gözlerimden yağmur gibi akmıştı ya yaşlar.. Hatırladın mı J
İşte bu sene onların kat ve kat fazlası aktı gitti..
Geçen seneki sarhoşça bi mutluluktandı bebeğim.. Ne olduğunu bilmediğim birşeye dair bi mutluluktu..
Ve ben geriye dönüp baktığımda
hayatımın en güzel anı en mutlu anı
diye nitelendirmiştim o anı..
Ama şimdi.. Anladım ki çok aceleci davranmışım öyle nitelendirmekle..
Çünkü daha seni tanımamışım.. Koklamamışım.. Gülüşünü görmemişim..

Meğerse herşey yeni başlıyormuş ve herşeyin “en…” hali senmişsin..
Seni gerçekten çok seviyorum kıymetlim.. çok seviyorum.. çok.. çok.. çok..

Bi gün bu yazdıklarımı okuma şansın olursa umarım içtenliğimi hissedersin göz bebeğim..
Bu post tamamen sana ithaf edilmiştir çünkü..


Yeter mi.. yetmez tabii ama bitireyim artık ben..
Anlatmak istediklerim için çok yetersiz fakat uykusuz bi anne için fazla bi post oldu J
İyi geceler..
Bize şimdiden size de vakti gelince..
J